Denizli’nin Çal İlçesine bağlı Selcen Mahallesi çiftçi Ömer Ayhancı, tarafından iki yıl önce ilk kez dikimi yapılan enginarlara talep artınca bu yıl daha geniş alanlara binlerce fidan daha dikildi. Çok yıllık, suyu seven bir bitki olan enginarı dikmek isteyenlere Ayhancı, tarafından destekte veriliyor. Denizli’de ve Çal ilçesinde ilk kez ‘Kalp ve Çanak’ cinsi enginarları diktiğini anlatan Ayhancı, ‘İlkkez dikmeme rağmen enginarlardan beklediğimin de üzerinde ürün hasadı yaptım. Hasadı da iyi fiyattan satmaya başardım. Talep çok olunca bu yıl 2 dönümlük sulak tarlama 2 bin kök daha çanak cinsi enginar dikimini yaptım. Aralık ayında diktiğim enginar fidanlarından ilk hasadı Nisan ayında yapmayı hedefliyorum. Yeni dikimlerle birlikte toplam dört dekar tarlamda toplam 4 bin kök Çanak ve Kalp cinsi enginarım oldu. Çanak cinsi enginardan bir kökten 8-10 adet, kalp cinsi enginardan ise kök başına 20-25 adet hasat yapılıyor. Enginar çok yıllık bir bitki olduğu içinde iyi bakılırsa ekonomik olarak 8 yıl aynı kökten ürün alınabiliyor. Yani sekiz yıl boyunca fidan masrafınızda olmuyor. Ben ürettiğim ürünleri kendim satıyorum. Turşusunu, konservesini ve salamurasını yapıp satıyorum. Enginar şifa deposu olduğu için pazarı da çok açık. İnsan sağlığına faydası saymakla bitmeyecek enginarı satın almak isteyenler bana ulaşıyor. Denizli’de ve Çal’da enginarı ilk diken benim. Benden görüp enginar dikmek isteyenlere de desteğe hazırım’ dedi
Enginarın faydaları
Sağlıklı bir yaşam için doğanın sunduğu mucizelerden biri olan enginar, yalnızca lezzetiyle değil, sağlık üzerindeki olumlu etkileriyle de dikkat çekiyor. Bu eşsiz bitki, hem şifa kaynağı olarak tıp tarihinde hem de mutfak kültüründe önemli bir yere sahip. Zengin besin değerleri, güçlü antioksidan içeriği ve sayısız faydasıyla enginar, modern yaşamın hızında sağlığını korumak isteyenler için vazgeçilmez bir besin haline geliyor. Enginar bitkisi, kökeni itibarıyla Akdeniz bölgesine özgüdür ve tarihi geçmişi Antik Çağlara kadar uzanır. İlk olarak Mısırlılar ve Yunanlılar tarafından tarıma alınmış, zamanla Roma İmparatorluğu döneminde yaygınlaşmıştır. Bu dönemde enginar, kraliyet sofralarının dikkat çekici bir parçası haline gelmiştir. Enginarın eski dünyadaki popülaritesi, bitkinin hem mutfak hem de tıbbi amaçlar için kullanılan yapraklarının çok yönlü olmasından kaynaklanmaktadır. Günümüzde de yapılan bilimsel araştırmalar, enginarın sağlık üzerindeki yararlarını desteklemekte ve tıbbi kullanımlarını doğrulamaktadır. Özellikle içerdiği yüksek lif, antioksidan ve vitaminler nedeniyle enginar, modern beslenme uzmanları tarafından sıklıkla tavsiye edilmektedir.
Enginarın besin değeri
Enginar, besleyici değeri yüksek sebzeler arasında yer alır ve sağlık açısından pek çok fayda sunar. Enginarın temel besin değerleri arasında lif, protein, karbonhidrat ve düşük kalori içeriği bulunur. Bir orta boy enginar, yaklaşık 60 kalori içerir ve günlük lif ihtiyacının önemli bir kısmını karşılar. Lif açısından zengin bu sebze, sindirim sisteminin düzenlenmesine yardımcı olur ve tokluk hissi yaratır. Ayrıca enginar, A, B ve C vitaminleri bakımından oldukça zengindir. A vitamini; görme sağlığı, cilt yenilenmesi ve bağışıklık sistemi fonksiyonu için kritik bir rol oynar. Enginarda bulunan B vitaminleri (özellikle B6, niasin ve folat), enerji üretimi, hücre metabolizması ve sinir sistemi sağlığı için gereklidir. C vitamini ise güçlü bir antioksidan olarak bağışıklık sistemini güçlendirir ve vücuttaki serbest radikallerle savaşarak hücreleri korur. Enginar ayrıca potasyum, kalsiyum, fosfor ve magnezyum gibi önemli mineraller içermektedir. Potasyum, kalp ve kas fonksiyonlarının düzenlenmesinde kritik bir rol oynarken, kalsiyum kemik sağlığı için temel bir mineraldir. Fosfor enerji metabolizmasına katkı sağlar ve magnezyum, sinir iletimi ve kas fonksiyonlarının yanı sıra kemik sağlığını destekler. Enginar, hem vitamin hem de mineral açısından zengin bir besin kaynağıdır. Düşük kalorili yapısı ve besleyici özellikleriyle sağlıklı yaşamı destekler. Bu nitelikleri, enginarı hem lezzetli hem de günlük beslenme düzeninde vazgeçilmez bir seçenek haline getirir.
Sağlık üzerindeki faydaları
Enginar, içerdiği zengin besin öğeleri ve biyolojik aktif bileşenler sayesinde genel sağlık üzerinde pek çok olumlu etki göstermektedir. Özellikle karaciğer sağlığına olan faydaları dikkat çekicidir. Enginarda bulunan silimarin ve sinarin gibi bileşenler, karaciğer hücrelerini toksinlerin zararlı etkilerinden koruyarak detoksifikasyon sürecini destekler. Bu özellikleri, karaciğer hastalıkları riskini azaltma noktasında önemli bir rol oynar. Sindirim sistemi üzerinde de enginar oldukça etkilidir. Zengin diyet lifi içeriği, bağırsak hareketlerini düzenler ve sindirimi kolaylaştırır. Ayrıca, enginarın sindirim enzimlerinin salgılanmasını teşvik ettiği ve mide asidini dengeleyerek kabızlık ve hazımsızlık gibi sorunları önlediği bilinmektedir. Antioksidan özellikleri de enginarın sağlık açısından önemli bir yönünü oluşturur. Serbest radikallerin neden olduğu hücre hasarını önleyen enginar, aynı zamanda hücre yenilenmesini destekler, bağışıklık sistemini güçlendirir ve yaşlanma belirtilerini geciktirir. Kalp sağlığı üzerinde de olumlu etkiler sunar. Düzenli enginar tüketimi, kötü kolesterol (LDL) seviyelerini düşürürken iyi kolesterol (HDL) seviyelerini artırabilir. Ayrıca, damar tıkanıklığını önlemeye yardımcı olarak kalp krizi riskini azaltır ve kan basıncını dengeleyerek hipertansiyon gibi kronik rahatsızlıkların yönetiminde etkili olabilir. Enginarın sağlığa olan faydaları, onu düzenli tüketilmesi gereken besinler arasında öncelikli bir konuma taşır. Bu eşsiz sebze, genel sağlığı desteklemekle kalmaz, aynı zamanda hastalıklara karşı doğal bir kalkan görevi görür.
Sindirim sistemi üzerindeki etkileri
Enginar, sindirim sistemi üzerindeki olumlu etkileri ile dikkat çeken bir sebzedir. İçeriğinde bulunan zengin lifler, bağırsak sağlığına önemli katkılarda bulunur. Tüketilen diğer besinlerin sindirim sürecini hızlandıran ve bağırsak hareketliliğini artıran lifler, kabızlık gibi yaygın sindirim sorunlarını önlemeye yardımcı olur. Enginar ayrıca prebiyotik özelliklere de sahiptir. Bu açıdan bağırsak florasını dengede tutarak sindirim sistemi sağlığını korur. Faydalı bakterilerin çoğalması, zararlı bakterilerin ve enfeksiyon risklerinin azalmasını sağlar, bu da genel sindirim sağlığına olumlu katkıda bulunur. Bunların yanı sıra, enginarın karaciğer sağlığı üzerinde de olumlu etkileri bulunmaktadır. Artan safra üretimi ve salınımı ile karaciğerin toksinleri daha etkin şekilde filtrelemesi sağlanır. Bu durum, sindirim sistemine de dolaylı olarak fayda sağlar, çünkü sindirim sürecinde karaciğerin rolü büyüktür.
Karaciğer sağlığını destekler
Enginar, sağlığa olan katkılarıyla bilinmektedir ve özellikle karaciğer sağlığı üzerindeki etkileri dikkate değerdir. Karaciğer, vücudun detoksifikasyon sürecinde merkezi bir rol oynar ve enginar bu sürece çeşitli biçimlerde katkıda bulunur. Enginar, karaciğerin safra üretimini artırarak sindirimi kolaylaştırır ve safra akışını teşvik eder. Bu, yağların emilimini ve sindirimini iyileştirerek karaciğerin iş yükünü azaltır. Enginarın içerdiği lif, sindirim sistemini düzenler ve bağırsak sağlığını destekleyerek toksinlerin vücuttan daha hızlı bir şekilde atılmasına katkıda bulunur. Böylelikle hem karaciğerin iş yükü hafifler hem de genel olarak vücut sağlığı iyileşir. Ek olarak, enginarın hepatit ve siroz gibi karaciğer hastalıklarının önlenmesinde rol oynayabileceği bazı çalışmalar tarafından öne sürülmüştür. Enginarın karaciğer fonksiyonlarını destekleyici özellikler taşıyan bu bileşenler ve etkiler, onun diyetimize dahil edilmesi gerektiğini net bir şekilde ortaya koymaktadır. Sağlıklı bir karaciğer, genel sağlık ve refah açısından vazgeçilmezdir. Bu bağlamda, enginarın hem günlük tüketim hem de belirli sağlık problemlerinin önlenmesinde potansiyel bir besin kaynağı olarak değerlendirilmesi önemlidir.
Enginar nasıl pişirilir?
Enginarın farklı pişirme yöntemleri mevcuttur. Haşlama, buharda pişirme, kızartma veya fırınlama en yaygın yöntemler arasında bulunmaktadır. Enginarı haşlamak için, önce dış yapraklarını temizleyip sap kısmını keserek başlayabilirsiniz. Daha sonra, limonlu tuzlu suda yaklaşık 30-40 dakika kadar haşlanması yeterlidir. Buharda pişirme yöntemi de besin değerlerini koruması açısından oldukça önemlidir. Buharda yaklaşık 20-25 dakika pişirerek enginarın doğal lezzetini muhafaza edebilirsiniz. Enginar, salatalarda taze ve sağlıklı bir seçenek olarak kullanılabilir. Enginar salatası hazırlarken, haşlanmış veya ızgarada pişirilmiş enginar kalplerini dilediğiniz sebzeler ile karıştırabilirsiniz. Özellikle roka, cherry domates ve avokado ile hazırlayacağınız zeytinyağlı enginar salatası, zengin bir lezzet sunacaktır. Üzerine limon suyu ve nar ekşisi ekleyerek lezzeti artırabilirsiniz.
Enginarlı ana yemek tarifleri
Enginarı ana yemeklerde de değerlendirebilirsiniz. “Enginar dolması” popüler tariflerden biridir. Zeytinyağlı iç harcı ile doldurulan enginarlar, hafif ve besleyici bir öğün oluşturur. Ayrıca “Enginar Graten” tarifi de oldukça lezzetlidir. Beşamel sosla hazırlanan bu tarif, enginarın kremamsı bir dokunuşla birleşmesini sağlar. Kızarmış peynir ve beyaz şarap ile zenginleştirilmiş bu yemek, özel günlerde servis edilebilir. Enginarın geniş kullanım alanı sayesinde, her damak zevkine uygun tarifler hazırlamak mümkündür. Sağlıklı beslenme alışkanlığına katkı sağlayan bu faydalı sebze, uygun pişirme yöntemleri ve yaratıcı tarifler ile sofralarımızı süslemeye devam edecektir. Enginarı haşlama, buharda pişirme, fırınlama gibi yöntemlerle hazırlayabilirsiniz. Buharda pişirme yöntemi besin değerlerini korumak açısından tavsiye edilir. Taze enginarları buzdolabında 4-5 gün saklayabilirsiniz. Daha uzun süre tazeliğini koruması için enginarları limonlu suya koyarak buzdolabında muhafaza edebilirsiniz. Enginar, kötü kolesterol seviyesini düşürerek kalp sağlığını destekler, antioksidan özellikleriyle kanser riskini azaltır ve karaciğer sağlığını iyileştirir.